8 Haziran 2010 Salı

Kaplanlık Müessesesi, sesisisi, sisi



Kaplanlık zor iş, kaplanlığı kaldırmak, kaplanlıkla babalığı bir potada eritmek, güç yüzüğünü hüküm dağında eritmekten daha zor valla. Herşey o zamanlar 1,5 yaşında olan kızımı hayvanatoryum bahçesine götürmemle başladı. Gördüğü envai çeşit tuhaf heyvan talukatı karşısında hiç ses etmeyen melek kızım, bu kaplan hayvanını görür görmez "anooooom" dedi. Daha sonra dedesinin teşvikiyle ablana gel felan da dedi ama onları saymıyorum. Anoom der demez tahmin etmeliydim aslında, evet kızım kaplana hayran olmuştu ki hem de ne hayran. İlerleyen günlerde bu kutsal kaplanlık misyonunu elbetteki babasına verdi. O gün bugündür ki kendisi şu an 3,5 yaşında, kaplan aşağı, kaplan yukarı, kaplan baba, parçala baba, et getir kaplan, kap laaan diyerek geziyoruz. Kreşte felan da benim babam kaplan diyormuş. 1.75'e 70 bi adam olunca haliyle çok iddialı bi kaplan olamıyorsunuz (lan içten içe, sinsice gülen var mıdır acaba yavrımın babasının bir kaplan olduğu iddiaları karşısında). Ailemizin kaplanlığını yapıyorum, ama ilerde bi gün bu mu lan kaplan demesin diye kızım, bir yandan efendime söylim kas yapıyorum, dövüş sportolarıyla ilgileniyorum, özellikle whu shu ve king boks (kick miydi lan o) üzerinde duruyorum, şan dersleri alıyorum iyi kükremek için, sermayeyi kediye yükledik yani ama büyük kediye.
Büyük kedilerin günlüğü...

2 yorum:

Khaose dedi ki...

valla öyle içten içe sinsice falan değil bayağ sesli kahkaha kıvamında oldu benim ki ama acaba yanlış mı oldu ki:))))

awni dedi ki...

yoksa şüphen mi var?